HOŞ GELDİNİZ

28 Temmuz 2007 Cumartesi

..Gençliğe Hitabe ve günümüz olayları..

Ey Türk gençliği !
Birinci vazifen, Türk istiklâlini, Türk Cumhuriyeti'ni, ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir.Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. Bu temel, senin en kıymetli hazinendir. İstikbalde dahi, seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek dahilî ve harici bedhahların olacaktır. Bir gün, istiklâl ve Cumhuriyet'i müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şerâitini düşünmeyeceksin! Bu imkân ve şerâit, çok namüsait bir mahiyette tezahür edebilir.İstiklâl ve Cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın bütün kaleleri zaptedilmiş,bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şerâitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde,iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler. Hattâ bu iktidar sahipleri, şahsî menfaatlerini, müstevlîlerin siyasi emelleriyle tevhid edebilirler. Millet, fakr ü zaruret içinde harap ve bîtap düşmüş olabilir.
Ey Türk istikbalinin evlâdı! İşte, bu ahval ve şerâit içinde dahi vazifen, Türk istiklâl ve Cumhuriyetini kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur!
Gazi Mustafa Kemâl ATATÜRK

Sanırım bu günlerde Ulu Önder M.Kemal Atatürk'ün yazmış olduğu bu hitabeyi okumak ve iyi anlamak gerekiyor.
Maalesef şu günlerde Cumhuriyetimizi hedef alan ve milli bütünlüğümüzü bozmaya çalışan olaylarla karşılaşmaktayız. Daha acısı Atamızı yok saymaya çalışan insanların seslerini işitmekteyiz. Ulu Önderimiz böyle günlerin yaşanabilceğini ta o zamandan görerek, milletinin ve bayrağının değerini bilen insanları uyarmış ve yol göstermiştir. Bu haince ve insafsızca olayların,sözlerin farkında olan ; Atasına, Cumhuriyetine sahip çıkan insanların olduğunu bilmek mutluluk verici. Ve bu insanların zamanı geldiğinde Ulu Önderin de işaret ettiği gibi "Damarlarındaki asil kandan güç alarak, Türk istiklal ve Cumhuriyetini kurtaracağı" aşikardır.

« Bu hareket milletin bir arzusudur. Hattâ bir ihtiyacıdır. Bu arzu ve ihtiyacı doğuran şeyde şahıslar değil, bizzat olaylardır. Devletin birlik ve bağımsızlığını tehdit eden meşru olmayan bir takım ihtirasat, topraklarımıza, hiçbir hakka dayanmaksızın gerçekleşen saldırılar, tehlike karşısında millete birleşmek gereğini duyurmuştur. Böyle bir harekete macera demek, bu hareketi takdir edenleri maceraperestikle adlandırmak gafillik, garazlık değil midir ?… »
Mustafa Kemâl ATATÜRK
25.10.1919, Amasya, Tasvir-î Efkâr Muhabiri Ruşen Eşref ile Mülâkat.

Hiç yorum yok: